- Katılım
- 14 May 2024
- Mesajlar
- 84,116
- Konu Yazar
- #1
Dünya genelindeki su kütlelerindeki çözünmüş oksijen miktarı hızla azalıyor ve bilim insanları bunun Dünya'nın yaşam destek sistemi için en büyük risklerden biri olduğunu belirtiyor.
Dünyanın su ekosistemlerinde her geçen yıl oksijen kaybı yaşanıyor. Bu durum Dünya'nın ekolojik dengesi için ciddi bir tehdit oluşturuyor.Bilim insanları, sucul ekosistemlerdeki bu oksijen azalmasının, tatlı su göllerinden okyanuslara kadar geniş bir yelpazede yaşayan canlıların hayatını tehlikeye attığını belirtiyor.
Kevin Rose liderliğindeki Rensselaer Polytechnic Enstitüsü'ndeki bir ekip, bu durumu Dünya'nın gezegensel sınırları içine dahil etmek gerektiğini savunuyor. Gezegensel sınırlar, Dünya'nın yaşam destek sistemi için kritik olan belirli çevresel sınırları tanımlar; şimdiye kadar iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı gibi süreçler bu kategoride değerlendirilmişti.
Oksijensizleşme, ekosistemler üzerindeki diğer bu tür süreçlere benzer şekilde ciddi etkilere neden olabilir. Su kütlelerindeki çözünmüş oksijen eksikliği, sıcak suların daha az oksijen tutabilmesi, sera gazı emisyonlarının artması ve su sıcaklıklarının yükselmesi gibi faktörlerle ilişkilendiriliyor.
Bu durum, özellikle tarımsal ve endüstriyel atıkların suya karışmasıyla tetiklenen alg patlamaları ve bakteri çoğalmasının artmasına neden olabilir. Bu patlamalar, mevcut oksijeni hızla tüketebilir ve sucul yaşamı ciddi şekilde tehdit edebilir.
Araştırmacılar, oksijensizleşmenin önlenmesi veya azaltılması için sera gazı emisyonlarının azaltılması, besin akışının kontrol altına alınması gibi önlemlerin alınması gerektiğini vurguluyor. Bunun yanı sıra, sucul ekosistemlerdeki bu tehlikenin küresel ölçekte bir anlayış ve eylem gerektirdiği ifade ediliyor.